Bakteriyel enfeksiyonlar, bakterilerin vücuda girmesiyle başlayan enfeksiyon türleridir. Bakteriler genellikle ağız yoluyla alınır ve daha sonra boğaz ile ciğerlere kadar yerleşebilirler. Bu durum, üst solunum yolu enfeksiyonlarının başlangıcını oluşturur. Her insan, bakteriyel enfeksiyon riski altında olabilir ve bu risk altındaki kişiler iki gruba ayrılabilir:

İlk grupta yer alan kişiler, daha çok toplu yerlerde bulunan insanlardır; örneğin hastane çalışanları ve okula yeni başlayacak olan çocuklar. İkinci grupta yer alanlar ise yaşlılar ve bebeklerdir çünkü bağışıklık sistemleri zayıf olabilir ve herhangi bir hastalığa yakalanma ihtimalleri yüksektir. Bakteriler vücuda girdikten sonra yerleşme dönemleri vardır ve bu süre zarfında hasta olacak kişilerde halsizlik, isteksizlik ve kırgınlık gibi belirtiler görülebilir. Kimi insanlarda ise farklı şekillerde kuluçka dönemi belirtileri olur; örneğin bel ağrısı veya bağırsak ağrısı. Hastalarda ilk bulgular boğazda yanma, batma ve burun akıntısı olarak belirir. Daha sonra hapşırma ve öksürme gibi belirtilerle sulu evre başlar. İlerleyen dönemlerde burun tıkanıklığı ve hafif ateş de görülebilir. Vücut tüm enerjisini dinlenmeye ayırdığı için yorgunluk belirir ve bağırsaklarda kan akımı yavaşladığı için iştahsızlık da görülebilir.

Bakteriyel enfeksiyonlar, doğrudan bakteri kaynaklı olarak başlayabilir veya diğer enfeksiyonların üzerine eklenerek devam edebilir. Doğrudan bakteri sebepli enfeksiyonlarda genellikle belli bir bölge seçerler ve tutundukları bölgede ağrılar oluştururlar. Eğer ateş görülürse, yayılma hızı yüksek olabilir. Daha sonra burun akıntısı kokulu olabilir, boğaz iltihaplanır ve kokulu hale gelir, dilde kalın bir tabaka oluşarak ağızda tuhaf bir tat bırakır. Muayene edilen hastada oluşan bulgular ile hastanın şikayetleri arasında büyük bir bağlantı vardır.

İnsan vücudu, bazı durumlarda bakteriyel enfeksiyonları antibiyotik kullanmadan da atlatabilir. Ancak, antibiyotik kullanımı şikayetleri fazla olan kişilerde ve sosyal yaşantıya hızlı bir şekilde geri dönebilmek için tercih edilebilir. Antibiyotik kullanımı doğru zamanda yapılırsa hastalığa büyük etkileri olabilir. Ancak, halk arasında bilinen bir söyleme göre, gereksiz yere antibiyotik kullanan kişilerde hastalık düzelmekle birlikte başka bir hastalığın görülme olasılığı arttığına inanılmaktadır. Bu söylenti doğru olmayabilir. Sıcak içeceklerin tüketilmesi, özellikle bitki çayları, hastalık sürecinde yararlı olabilir. Hasta olan kişiler havasız ve kapalı ortamlarda tutulmamalıdır. Özellikle vitamin tüketimine dikkat edilmelidir. Yeterli düzeyde sıvı alımına dikkat edilmelidir. Bronşların açılması için meyve suları tüketimi de önemlidir.